Tescilli güzel Sibel Demiralp cezaevine nasıl düştü?
5 min readMankenlik yapan Demiralp, 2017 senesinin Temmuz ayında, bir akrabası ve bir mankenin de aralarında bulunduğu 4 birey ile beraber, İstanbul’da yaşayan iş insanı H.F.’nin üryan resimlerini sürükleyip, şantaj yaptığı iddiasına hapsedildi.
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada tutuklu suçlanan Demiralp, şantaj kabahatinden salıverilme ederken, ‘Kaliteli yağma’, ‘Şahsı hürriyetinden yoksun kılma’ ve ‘Kredi kartını makûsa kullanma’ kabahatlerinden 6 sene mapus cezasına çarptırıldı. 3 sene kaldığı Bakırköy Kadın Cezaevi’nden çıkar çıkmaz memleketi Adana’ya dönen patentli hoş, Sabah Gazetesi’nden Dilek Yaman Demir’in sorularını cevapladı. Çocuk sayılacak yaşta cezaevine düştüğünü söyleyen Demiralp, “En büyük yanılgım devletten destek istememekti. Dostlarıma sığındım. Cezaevine düştüm. İki defa bıçaklandım. Arkadaşlarım yanıma gelmedi” dedi.
“PİŞMANLIĞIM ACIMDAN BÜYÜK”
Mesleksel kariyerinizin doruğunda kendinizi cezaevinde buldunuz. Sizce yanılgıyı nerede yaptınız?
Erken gelen şöhreti kaybetmemek, kazandığım müsabakaların ardından daha da fazla galibiyete erişmek istedim. O yarıyıl öyle azimli ilerliyordum ki ta ki birisi karşıma çıkıp “Benimle beraber olmazsan kariyerini elinden alırım” diyene dek… Yaptığım en büyük yanılgı devletten destek istemek yerine dostlarımdan destek istemek oldu. Bunu çocukluğumdan dolayı ve o anın elimden alınma fobisiyle bir anlık kararımın bana kâbusu yaşatacağının şuurunda olmadan yaptım. Bunun binlerce defa altını çizmek istiyorum; ben, yalnızca işine âşık biri olarak işime kimse değmesin diye mani olmak istedim.
Aslında çocuk sayılacak bir yaşta ağır hayat deneyimleri edindiniz. Pişmanlıklarınız neler?
3 sene süresince annemi 3 defa görebildim. Şöhret ve hoş yaşam varken rakamını öğrenmediğim geniş bir dost etrafım vardı, cezaevi kapısından girdiğim an 3 sene süresince türkiye elektrik kurumu bir dostum ziyaretime gelmedi, beni arayıp sormadı. Ve aldığım tehditlere birebir tanık oldukları halde onlar da herkes gibi inanmayı seçim etti zira bu en kolayıydı. Şimdi daha güçlü bir biçimde devam edeceğim yoluma. Türkiye Elektrik Kurumu pişmanlığım yargıya müracaat etmemek ve dost etrafıma inanıp ‘Biz hallederiz birilerinden destek isteyerek, seni sahipsiz sanmasınlar’ dediklerinde gerçekten halledebileceklerine inanmak oldu. Çocuktum ve şimdi yaşadığım hayat deneyimleri beni olgunlaştırdı, geliştirdi. Dersimi aldım, düşünmeden hareket faktörün cezasını ağır biçimde çektim. Pişmanlığım acımdan daha büyük.
“ÜSTÜ SARİH KABİRLİKTE BANA EFOR VEREN Türkiye Elektrik Kurumu ŞEY İŞİM OLDU”
İşinize devam etmeyi düşünüyor musunuz?
Cezaevinde, o üstü sarih o kabirlikte bir gün işime en iyi biçimde devam edeceğim fikri beni kuvvetlendirdi zira ben bu hayatta en çok işime aşığım ve daha öncekisinden çok daha iyi biçimde devam edeceğim. Senelerce içeride suskun bir biçimde bana yapılan yorumları okudum, dinledim… Fakat benim bir ailemin ve bir iş kariyerimin olduğu, gelecekte çocuklarımın olacağı düşünülmeden konuşuldu. Kimsenin üryan resimlerini çekmedim ve kimsenin lekeli parasını almadım. Emel çok başkayken apayrı yerlere gitti zira bunu bana yaşatanlar bir biçimde kendilerini aklayıp beni kabahatli göstereceklerdi. Zira cılız ve kimsesiz olan, korkan bendim. Kolay lokmaydım.
“CEZAEVİNDE HER GÜN CAN VERMEK İSTEDİM”
Cezaevi süreciniz nasıl geçti?
Cezaevi süreci benim için her gün bin defa can vermekti, kerelerce can vermek, intihar etmek istedim. Kimse aslı görmese de mağdurken kabahatli damgası vurulması en dayanılmazıydı. Cezaevi sürecini sözcüklerle anlatamam zira yaşanan onca acıya haksızlık olur. Manken olduğum için içeride çekemeniyordum. Cezaevinde evvel 6-7 birey tarafından paklik sopasıyla dövüldüm, ardından 2 defa bıçaklandım ve sağlık kurumuna kaldırıldım. Yaşadığım kâbus cezaevinde de peşimi bırakmadı.
“ARTIK KİMSE BANA MANİ OLMASIN”
Kafasında çok sual işareti olduğunu belirten Demiralp, şöyle devam etti: “Bir Hayli galibiyete erişen ve önünde çok hoş bir kariyeri olan biri, 50 bin lira için senelerce cezaevini göze alabilir miydi? Ailesini ve kendi hayatını devirmeyi, bundan sonra her adımda karşısına çıkacak bir kiri sürmeyi göze alabilir miydi? Bir de benim tarafımdan bakılmalı, insanları suçlamak bu kadar kolay olmamalı. Evet, ufaktım, fakat kabahat işlendiğinde neticesinin cezaevi olabileceğinin şuurundaydım. Bunu isteyerek ne ben, ne de başka kariyer sahibi bir kadın yapar. Bir de meçhul yanlarını düşünüp öyle suçlasın insanları. Güç bir hayattan çıktım, artık kimse beni daha fazla suçlayıp işime ve hayatıma mani olmasın.”
Kaynak: www.sacitaslan.com
URL: https://www.sacitaslan.com/tescilli-guzel-sibel-demiralp-cezaevine-nasil-dustu-haberi-532759