Bağışıklığınızı gözden geçirmenin tam zamanı
4 min readSözcü Gazetesi’nden Nazan Doğaner Halıcı’nın haberine göre sonbaharla birlikte fiziksel aktivitelerimiz azalırken, havaların da serinlemesiyle enfeksiyon riskimiz artar. Ayrıca okulların açılması, iş yoğunluklarının artması ve yeni bir düzen kurma stresi gibi nedenlerle birlikte devam eden Covid-19 faktörü de göz önüne alındığında bağışıklık sistemimizi güçlü tutmamız gerekir.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, bugünlerde vücut direncimizi artırmanın yollarını şöyle anlattı:
BU GIDALARA DİKKAT!
Bağışıklık güçlendirici beslenme, önce dengeli beslenme kavramı ile başlar. İlk olarak şeker ve şeker eklenmiş yiyecekler-içecekler, hamur işleri, kızartmalar, katkı maddesi içeren hazır yiyecekler, işlenmiş etler ve katı yağ ile yapılmış yiyeceklerden uzak durmak gerekir.
Bundan sonraki kural, 4 besin grubundan yeterli derecede beslenmektir. Bunlar süt ve süt ürünleri, et grubu, sebze/meyve grubu ve tahıllardır. Soğan, sarımsak, lahanagiller, turpgiller, brokoli, nar, portakal, avokado başta olmak üzere tüm sebze ve meyvelere beslenme programında yer verilmelidir. Probiyotik sayımızı artırmak için yoğurt, kefir, turşu, sirke gibi fermente ürünlerden faydalanacağımız gibi doktor ve diyetisyen önerisi ile probiyotik/ prebiyotik takviyeler de kullanılabilir.
EKMEK TÜKETİN AMA…
Karbonhidrat olarak basit şekere (sofra şekeri ve şekerle yapılan yiyeceklere) ihtiyacımız olmadığı gibi bu tüketim tarzı bağışıklık sistemimizi de zayıflatır. Dolayısıyla tam buğday ekmeği, karabuğday, yulaf, bulgur vs. gibi kompleks karbonhidratlar (rafine edilmemiş, kepekli, kabuklu tahıllar) tercih edilmelidir. Bağışıklık sisteminin salgıladığı antikorlar protein yapıdadır. Protein alımı yeterli düzeyde tutulmalı ve ihmal edilmemelidir. Kırmızı et, tavuk, hindi, balık, yumurta, süt ve süt ürünleri, bakliyatlar protein içeren besinlerdir. Ayrıca bu grupta çinko minerali de vücut direncimizi artırmamızda yardımcı olur.
BALIĞI UNUTMAYIN
Omega-3 yağ asitleri de bağışıklık sistemimizi güçlendirmede önemli rol oynar. Başta balık olmak üzere semizotu ve cevizde de Omega-3 bulunur. Balık tüketimi haftada 3 porsiyon şeklinde ızgara veya fırında olmalıdır. Şayet tüketilemiyorsa yine doktor veya diyetisyen önerisiyle balık yağı takviyesi olarak alınabilir.
CEVİZ, FINDIK, BADEM…
Zerdeçalın bağışıklık sistemini pozitif anlamda tetiklediği bilinmektedir. Baharat olarak da karabiberle birlikte çorbalarda kullanılabilir. Yağlı tohumlardan ceviz, fındık ve bademin içermiş oldukları E vitamini, bitkisel yağ asitleri ve çeşitli mineral içerikleri bağışıklığı desteklemek açısından son derece faydalıdır. Yağ çeşidi olarak da özellikle zeytinyağı, hindistan cevizi yağı, çörekotu yağı ve avokado yağını güçlü antioksidanlar olarak sayabiliriz.
BOL SU İÇİN
Vücut direncini artıracak örnek bitki çayı olarak; yeşil çay+adaçayı+1 çay kaşığı doğal bal karıştırarak günde 2 fincan tüketilebilir. Ihlamur, rezene, zencefil ve kuşburnu çayları da önerilen çaylar arasındadır. Vücuttaki D vitamini düzeyini artırmak için en temel öneri güneşten yararlanmaktır. Gerekiyorsa doktor önerisiyle takviyelerin kullanılması gerekir. Bol su tüketimi de vücuttaki toksinlerden arınmak ve metabolizmayı canlandırmak için en temel unsurlardan birisidir.
Kaynak: www.sacitaslan.com
URL: https://www.sacitaslan.com/bagisikliginizi-gozden-gecirmenin-tam-zamani-haberi-537943