Gelecek Tahminlerinde ‘İyi ki Yanılmış’ Dediğimiz 10 Eski Bilim Kurgu Filmi
7 min readSanat ve reel yaşam her zaman iç içe olmuştur. Özellikle sinema, reel yaşamı almış ve açıklayarak izleyiciye sunmuştur. Ancak bazı bilim kurgu filmleri bunun da üstüne çıkmış ve bilim insanlarının dahi hayal edemeyeceği teknolojiler yaratarak geleceği şekillendirmişlerdir. Bu teknolojilerden kimilerini hala kullanıyoruz ama bazı bilim kurgu filmleri hipotez mevzusunda pek de galibiyetli değiller.
Gşöhretimizden onlarca sene evvel yapılmış daha önceki bilim kurgu filmleri genel olarak geleceğin dünyasını başka bir deyişle bugünü azıcık karanlık resimlemişlerdir. Bu fotoğrafta genel olarak insanlar yozlaşmış ve yok olmanın eşiğine gelmiştir. İyi ki bazı bilim kurgu filmleri hipotezlerinde yanılmışlar. Yoksa listemizdeki filmlerden birinin içinde yaşadığımızı düşünmek dahi gece uykularınızı kaçırmaya yetecektir.
Gelecek varsayımı yanlış çıkan daha önceki bilim kurgu filmleri:
Warriors of the Wasteland – Nükleer savaş Daybreakers – Vampirler Blade Runner – Kopya hizmetçiler Geostorm – Küresel ısınma The Running Man – Vefatına dövüşün cümbüşlü hale gelmesi The Island – Köle uzuv bağışçıları Akira – 3. Dünya Savaşı Gattaca – Sınıfsal Deoksirübo Nükleik Asit ayrımcılığı Heatseeker – Yarı robot yarı insan canlılar Rollerball – Savaşların sona ermesi
Warriors of the Wasteland – Nükleer savaş
1983 üretimi Warriors of the Wasteland filmi, İtalya’da The New Barbarians ismiyle yayınlanmış ve B film kategorisinde değerlendirebileceğimiz bir üretimdir. Filmde, 2000’li senelerin başında bir nükleer savaş yaşanmış ve ABD gibi ülkelerde dahi kaba çeteler karar devam ettir. Öykü, Soğuk Savaş yarıyılında tüm dünyayı tesiri altına alan nükleer fobisini sarihçe dile getiriyor. Neyse ki şu an için rastgele bir nükleer savaş fobimiz yok. Başka Bir Deyişle en azından bu gizemeler yok.
Daybreakers – Vampirler
Daybreakers oldukça galibiyetli bir imal ve bilim kurgusal olduğu kadar mucizevi öğelerle de dolu. Zati başlıktan bu mucizevi öğelerin dünyaya karar süren vampirler olduğunu kavramışsınızdır. Filmde vampirler dünyaya dominant oluyor ve yeraltında bulunan kan çiftliklerinde biz insanlar bütün anlamıyla kanımız için sömürülüyoruz. Gnamımızda böyle mahlukatlar ya da sömürü sistemleri yok. Ancak filmdeki kan çiftlikleri ile üçüncü dünya ülkelerinde bulunan bazı yapım fabrikaları arasındaki eşlik gerçekten tüyler ürpertici.
Blade Runner – Kopya hizmetçiler
1982 üretimi kült bilim kurgu efsanesi Blade Runner filmi, geleceği hem doğru hem de yanlış hipotez eden üretimlerden bir tanesi. Dünyamızda gerçekten filmdeki gibi değişen abuhava sebebiyle beklenmedik yağmurlar yağıyor, dijital reklam panoları aldı başını gidiyor ama henüz insan kopyalama teknolojisini yeterince geliştirmedik ve filmdeki gibi kopya hizmetçilerimiz yok. Olacak gibi de görünmüyor zira belki suni zihinli robotlar olabilir ancak insan kopyalama harekâtı mevzusunda sadece teknolojik değil, pek çok etik evham da bulunuyor.
Geostorm – Küresel ısınmayla çaba için abuhava uyguları
2017 üretimi Geostorm filminin varsayımı oldukça yakın bir geleceği içeriyor ancak hipotezlerinin reelleşmesi için geçmişte de bazı şeylerin değişmiş olması gerekiyor. Filmde dünyanın artık küresel ısınma ile çaba edemediğini ve özel abuhava uyduları sayesinde havanın hakimiyet edildiğini görüyoruz. Bu cins çalışmaların yapıldığına dair bazı fısıltı gazetesi haberleri duysak da şu an için atmosferi kaplayacak özel abuhava uydularına lüzumumuz yok. Başka Bir Deyişle en azından şu an için yok.
The Running Man – Vefatına dövüşün cümbüşlü hale gelmesi
1983 üretimi The Running Man filminde tasvir edilen geleceğe az kalsın 2000’li senelerin başını tutuluyorduk. Filmde, reality show yayınlarının televizyonlara egemen olduğunu ve bu yayınlarda vefatına kavga eten insanların olduğunu görüyoruz. Anımsayanlar olacaktır, 2000’li senelerin başında televizyonda aralıksız reality show gördüğümüz yarıyıl gerçekten her an kan çıkabilecek cinsten münakaşalara şahit olduk. Neyse ki dijital yayın platformları imdadımıza yetişti ve bize ne verse onu izlemek zorunda olduğumuz televizyon kanallarının baskısı eksildi.
The Island – Köle uzuv bağışçıları
2005 üretimi The Island filmi reelinde şahane bir ütopya olarak başlıyor. İtinayla bakılan, şahane yemekler yiyen ve sırayla çok daha hoş bir yere giden insanların olduğu bir yeraltı barınağındayız. Ancak film ilerledikçe görüyoruz ki buradaki insanlar birer kopyaymış ve reel insanların gereksinimi olursa onlara uzuv vermek için yetiştiriliyorlarmış. Başka Bir Deyişle bir nevi bir çiftlikten laf ediyoruz. İnsan kopyalayarak böyle bir çiftlik üretmedik ancak haberleri dikkatli incelerseniz zenginlerin uzuv gereksinimi için kaçırılan fukara çocuklar ile dünyanın değişik noktalarında karşılaşabilirsiniz.
Akira – III. Dünya Savaşı’nın tarihi
Akira, Katsuhiro Otomo imzalı 1988 üretimi bir anime ve ehemmiyetli kült filmlerden biri olarak kabul ediliyor. Filmde, 3. Dünya Savaşı 1988 senesinde yapılıyor ve 2000’li senelerin ilk çeyreğine kadar başta Japonya olmak üzere dünyanın hiçbir ülkesi kendini derleyemiyor. Akira iyi ki bu varsayımında yanılıyor ve şu an için yeni bir dünya savaşı beklenmiyor. Başka Bir Deyişle en azından şu an için beklenmiyor.
Gattaca – Sınıfsal Deoksirübo Nükleik Asit ayrımcılığı
1997 üretimi Gattaca, günümüz dünyasını kurgulamış ve bunu oldukça rahatsız bir biçimde yapmıştır. Filmde insanlar Deoksirübo Nükleik Asit yapılarına göre emin sınıflara ufalıyorlar ve buna göre yaşamın içinde değişik muameleler görüyorlar. Başka Bir Deyişle ırkçılık Deoksirübo Nükleik Asit üzerinden tanımlanıyor diyebiliriz. Gnamımızda büyüyen tıp sayesinde Deoksirübo Nükleik Asit bozuklukları için uygulanan bazı rehabilitasyonlar var. Rehabilitasyon edilmese dahi bu cins değişiklikler asla bir insanı cemiyette ikinci sınıf yurttaş olarak göstermeyecektir.
Heatseeker – Yarı robot yarı insan canlılar
1995 üretimi Heatseeker filmini de B film kategorisinde değerlendirebiliriz. Filmin resimlemiş olduğu gelecek dünyasında siborg ya da cyborg olarak adlandırılan yarı insan yarı robot canlılar var ve bu canlılar kavga ettiriliyor. Başka Bir Deyişle insanlık teknolojide gelişmiş ama nezaket mevzusunda daha da yozlaşmıştır. Şu an için bir insanı cyborga dönüştüremiyoruz ama dönüştürürsek gerçekten üzerine bahis oynanan kavga et faallikleri yapmaz mıyız emin değiliz.
Rollerball – Savaşların sona ermesi
1975 üretimi Rollerball filminin kurguladığı geleceğe üzülsek mi neşelensek mi öğrenemiyoruz. Filmde devletler ortadan kalkmış ve yerini işletmeler almıştır. Aynı biçimde işletmeler sayesinde artık savaş da olmuyordur. Spor yarışmaları yaygınlaşmış ancak maçlar, neredeyse bir savaş kadar kayba neden olacak biçimde şiddetli bir hale gelmiştir. Başka Bir Deyişle savaş yok ama hokey oynarken birileri can verebiliyor. Asla orta yolu bulamıyoruz desenize.
Bugünü hipotez eden daha önceki bilim kurgu filmleri ile oldukça yanlış çıkan bazı hipotezlerinden bahsettik. Karanlık bir gelecek resimleyen filmleri izlemek son derece neşeli olsa da en azından bilim insanlarının bu filmlerin iyi istikametlerini misal almalarını diliyoruz.
Kaynak: www.webtekno.com
URL: https://www.webtekno.com/yanilan-eski-bilim-kurgu-filmleri-h108718.html