Kasım 23, 2024

Son Dakika Haberleri – Güncel Haberler

Gündemdeki haberler, güncel haberler, magazin, spor ve ekonomideki gelişmeler, yerel ve dünya haberleri Ulkugundem.com'da.

Göktuğ projesiyle milyonlarca dolar Türkiye’de kalacak

7 min read
Göktuğ projesiyle milyonlarca dolar Türkiyede kalacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin ilk hava-hava füzesi Bozdoğan’ın hedefini başarıyla imha ettiğine dair videoyu bundan önceki günlerde sosyal medya hesabından ‘Gençlere maşallah’ notuyla paylaşımı yaptı.

Ülkemizin Göktuğ projesi kapsamı içinde geliştirilen Bozdoğan’ın üstleneceği görevleri, muadillerine göre avantajlarını ve en mühimsi de bu sac ayağının ekonomi boyutunu Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin ile konuştuk.

Bozdoğan'ın bazı teknik özellikleri. Grafik: Şeyma Özkaynak - TRT Haber

[Bozdoğan’ın bazı teknik donanımlari. Grafik: Şeyma Özkaynak – TRT Haber]

Göktuğ projesinde temel hedef ne?

Bahsi geçen Bozdoğan füzesi aslında tek bir çalışmanın değil, Gökdoğan ile birlikte yeni bir kabiliyetin meyvelerinden biri. Her iki çalışmayı da kapsayan projenin ismi ise Göktuğ…

Anıl Şahin bu projenin ayrıntı kısmına değinirken iki farklı yaklaşımdan söz ediyor. Birisi Görüş Ötesi Hava Hava Füzesi (BVRAAM) ve bir diğeri olan ise Görüş İçi Hava Hava Füzesi (WVRAAM) çalışması. Her iki füzenin milli imkanlarla geliştirilmesi için projeye başlandı ve gelinen nokta saygınlığıyla çok mühim kazanımlar sağlandı.

Şahin, ‘Projenin hangi yabancı füzeler yerine geçeceği’ sorusunun yanıtını “Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı aracılığıyla başlatılan ve TÜBİTAK-SAGE ana yükleniciliğinde yürütülen projenin ana amacı; Türk Hava Kuvvetleri aracılığıyla uzun senelerdır kullanılan ABD üretimi AIM-120 AMRAAM ve AIM-9X Sidewinder tipi füzelere yönelik bağımlılığın bittirilmesi” bilgisiyle veriyor.

Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin.

[Savunma Sanayii Araştırmacısı Anıl Şahin.]

Gökdoğan ve Bozdoğan’ın muadilleri nelerdir?

Yurt dışından alınan muadil füzeler konusunu biraz daha detaylandırmasını istediğimiz Anıl Şahin, Bozdoğan’ın 25+ kilometre menzile sahip olduğunu, 4+ mach hıza, görüntüleyici kızılötesi arayıcı başlığa ve itki vektör kontrolü ile üstün manevra kabiliyetine sahip bir füze sistemi olduğundan bahsediyor. Bu donanımlarıyla Bozdoğan, ABD yapımı AIM-9X Sidewinder’ın muadili.

Gökdoğan ise 65+ kilometre menzile sahip. Aynı biçimde aktif radar arayıcı başlığa, veri bağı ile hedef güncelleme, atış sonrası kilit, Home-Of-Jam diye tabir edilen karıştırma kaynağına güdüm gibi üstün kabiliyetleri bünyesinde barındıran bir füze sistemi. Gökdoğan da yine ABD yapımı AIM-120 AMRAAM’ın muadili olarak kabul ediliyor.

Test videosu bize ne anlatıyor?

TÜBİTAK SAGE’nin ‘genç teknisyenleri ve mühendisleri’ aracılığıyla hayata geçirilen Göktuğ projesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın paylaşımı yaptığı videoyu da Anıl Şahin’e soruyoruz:

“Bozdoğan’ın yerden testleri gerçek bir F-16 kanadından yapılmış ve havadaki bir hedef başarıyla vurulmuştu. Son test ise aslında en mühim faaliyet yani uçuşlu test. Bozdoğan burada da 401’inci Test Filo’ya ait bir F-16 Blok 40 uçağından ateşlendi ve TUSAŞ ŞİMŞEK Hedef Uçağı’nı, Hit-to-Kill diye tabir edilen kafa kafaya çarpışma tekniği ile vurdu.

Böylelikle IIR arayıcı başlık, harp başlığı, tapa sistemi, ısıl pil gibi füzeyi oluşturan bir çok sistemin doğrulaması yapılmış oldu. Özellikle ‘pickle’ diye tabir edilen füzenin uçaktan bırakılması faaliyetinin ardından Bozdoğan’ın yaptığı manevra gerçekten fazla etkileyiciydi. Bozdoğan aracılığıyla F-16, HÜRJET, HÜRKUŞ, AKINCI/AKSUNGUR gibi platformlara milli bir hava-hava füzesi entegre edilmesinin yolu açılmış oldu.”

TÜBİTAK SAGE Müdürü Gürcan Okumuş, Göktuğ projesindeki füzelerin önünde. Foto: AA

[TÜBİTAK SAGE Müdürü Gürcan Okumuş, Göktuğ projesindeki füzelerin önünde. Foto: AA]

Bu füzeleri yerli-milli olarak yapmak bize ne kazandırıyor?

Savunma sanayiinde kritik sistemleri veya parçaları yerli-milli olarak üretebilmeniz çok mühim. Bazı zaman bu gibi durumlarda maliyet işin çok sonraki boyutlarından biri oluyor. Göktuğ projesinde de benzer bir durum söz konusu. Bu işin maliyeti kesinlikle öncelikli değil fakat biz yine de madalyonun mali tarafını düşünüyoruz.

Anıl Şahin, bu sorumuza Bozdoğan üzerinden yanıt veriyor ve “Bu füzenin halihazırda kullanılan ithal muadili AIM-9X Sidewinder. Bir AIM-9X B2 Sidewinder Füzesi’nin birim maliyeti, opsiyonlarla 800-900 bin ABD Doları’nı bulabiliyor. Hatta bununla birlikte tedarik edilen lançer gibi daha da ilave ekipmanlar ile birlikte bu tutar doğal olarak daha artabiliyor ve en az 1 milyon dolara tekabül edebiliyor” bilgisini paylaşıyor.

Şahin burada bir parantez daha açıyor ve Bozdoğan’ın seri üretime geçmesiyle birlikte en büyük avantajın bu füzelere ayrılan bütçenin yurt içinde kalacak olması gerçeğine işaret ediyor. Yani Bozdoğan ile AIM-9X’in birim maliyeti eşit olduğunu varsaysak bile bütçe ülkemizde kalacağı için firmaların Ar-Ge bütçesine pozitif bir etki doğuruyor. Ayrıca füze milli olduğu için ihtiyacımız olan miktarda tedarik edebilmek ve istediğimiz platformlara da entegrasyonunu gerçekleştirebilmek gibi ciddi avantajları bununla birlikte getiriyor.

Bu füzeler SİHA’lardan atılabilir mi?

Türkiye’nin SİHA’lar hususunda geldiği nokta herkesin malumu… Söz konusu yerli ve milli bir füze olunca hepimizin aklına doğal olarak SİHA’lar geliyor… Anıl Şahin, bu füzelerin gelecek zamanlarda SİHA’lardan ateşlenmesinin ne kadar olabilecek olduğu sorumuza da yanıt veriyor:

“Dünyada Bozdoğan’ın muadili olan AIM-9X füzesini test amaçlı ateşleyen SİHA’lar mevcut fakat bu da daha aşağı yukarı bir yıllık bir tecrübe. Muharebe sahasında ateşleyen ise bildiğim kadarıyla yok. Bunlar görüş içi füzeler olduğu için yani IIR başlığa sahip olduğu için bir aktif radar güdümlü füzeye göre insansız platformlardan ateşlenmeleri daha kolay. Dolayısı ile ben SİHA’lardan Bozdoğan ateşlenebileceğini düşünüyorum.”

Bozdoğan atış anı uçak içi görüntüsü.

[Bozdoğan atış anı uçak içi görüntüsü.]

Hava-hava füzeleri Türkiye için neden mühim?

En son bir ülkenin hava-hava füzesini kendi olanaklarıyla üretmesinin neden bu kadar mühim olduğu konusuna değiniyoruz… Anıl Şahin’e göre hava-hava füzesi her ülke için mühim fakat Türkiye için çok daha kritik bir sistem…

“Neden?” diye soruyoruz… Şahin, ilk kez Türkiye’nin halen katmanlı bir hava savunma ağının olmadığı gerçeğinin önemini vurguluyor ve bundan dolayı sınırlarımıza yönelik hava tehditlerine F-16’lar ile yanıt verdiğimizi anlatıyor.

F-16’larımızın bu tehditlere yanıt verirken kullandığı füzelerin AIM-9X ve AIM-120 AMRAAM olduğunu hatırlatan Şahin, “Yani iki tane hava-hava füzesinden bahsediyoruz fakat aslında bunlar bütün bir Türk hava sahasını koruyor. Bu füzelerin tedarikinde bir zorluk çekmemiz demek, Türk hava sahasının ne yazık ki delik deşik olması gibi bir duruma sebebiyet verebilir. Tam da bundan dolayı Göktuğ projesi, benim nezdimde Gezgin projesinden bile daha stratejik bir konumda” şeklinde konuştu.
 

Bir yanıt yazın