Havacılık Tarihinin Çözülememiş Tek Gizemli Olayı; Hava Korsanı D.B. Cooper

Garip vakalar serimizin bu haftaki mevzusu, davası 2016 senesinde kapatılan ve sırrı hala çözülememiş hava korsanı D.B. Cooper. 1971 senesinde kaçırdığı Boeing 727 tipi uçakla yetkililerden 200 bin dolara yakın fidye istedi ve uçaktan paraşütle kaçtıktan sonra arkasında hiçbir iz vazgeçmedi. 

50 sene süresince gizemini gözetmeye devam eden bu vaka, ticari havacılık tarihinin çözülemeyen tek hava korsanlığı olayı haline geldi. Dilerseniz ismi gazetelerdeki yanlış bir yazım kusurundan sonra D.B. Cooper olarak kalan sırlı hava korsanının öyküsüne daha yakından bakalım. 

40’lı yaşlarında bir adam, nakit parayla Seattle’a tek istikametli uçak bileti alıyor

Tarih 24 Kasım 1971. Orta yaşlarında, takım elbiseli ve siyah çantalı bir adam, ABD Portland Beynelmilel Havalimanı’na giderek Seattle’a tek istikametli bir uçak bileti aldı. Nakit parayla ödeme yapan adam, adının Dan Cooper olduğunu belirttikten sonra çantası ile beraber 305 sefer rakamlı uçuş için giriş kapısına doğru ilerledi. 

Boeing 727 tipi uçağın kalkmasından hemen evvel 18C numaralı koltuğa oturan Cooper, siyah çantasının yanında bir de orta büyüklükte kese kağıdı taşıyordu. 40’lı yaşlarında olduğuna inanılan adam, hostesten bir bardak viski ve yanında da bir kadeh soda rica etti. 

Uçak çok kalabalık değildi ve kalkış bütün saatinde, başka bir deyişle 14:50’de hakikatleşti. Cooper, uçak kalktıktan hemen sonra Florence Schaffner isimli hostese üzerinde anekdot yazan bir kağıt uzattı. Florence, anekdotun flörtleşmek için yazılmış olabileceğini düşündüğü için kağıdı dolaysız cebine koydu ve Cooper, kadının anekdotla ilgilenmediğini görünce şu lafları dile getirdi; “Hanımefendi, anekdota baksanız iyi olur. Yanımda bomba var.”

“Reyin oynamak yok” 

D.B Cooper’ın kaçırdığı uçak

Cooper, yavaş yavaş telaşlandığı belirli olan hostesi yanına oturttu ve çantasının içerisindeki patlamaya hazır olan bombayı gösterdi. Hostesten anekdotu kaptana iletmesini istedi ve Florence, kendisine söylenileni yaptı. 

Cooper’ın anekdotunda şunlar yazıyordu; “Bir sırt çantasının içerisinde 200 bin dolar istiyorum, nakit. Hepsi 20 dolarlık banknotlardan oluşsun. Ayrıca iki ön iki arka olmak üzere dört tane paraşütü de unutmayın. Reyin oynamaya kalkışırsanız gerekeni yaparım. Parayı Seattle’a inince teslim alacağım. Yolcuları indirip uçağı tekerrür havalandırın. Mexico City’e doğru gideceğiz.” 

Kaptan, Cooper’ın anekdotunu gördükten hemen sonra ne isteniyorsa yapılacağını dile getirdi. Uçak Seattle’a indi, yolcular hiçbir biçimde paniğe kapılmadan uçağı boşalttı ve Cooper’a şimdiki parayla 1 milyon 300 bin dolar kıymetindeki fidye parasını teslim aldı ve uçak Mexico City’e gitmek üzere tekerrür havalandı. 

D.B. Cooper’dan geriye yalnızca kravatı kaldı

Hosteslerin vermiş olduğu ifadeye göre D.B. Cooper uçak havalandıktan bir süre sonra daha sonra onun için ikonik bir hale gelecek siyah uçuş gözlüklerini taktı ve uçağın arka kısmına doğru ilerlemeye başladı. Florence, uçakta bir anda bir hava akımı sezdiklerini ve uçağın arda baktıklarında arka kapının sarih, D.B. Cooper’ın da arkasında yalnızca bir kravat vazgeçerek uçaktan sıçramış olduğunu belirtti.

D.B Cooper’ın sıçrayışından sonra indirilen uçak

Cooper, bütün olarak Seattle ve Reno arasında bir yerlere sıçramıştı ve sıçrayışının ardından bir daha hiçbir zaman görülmedi. Uçakta vazgeçtiği tek ispat olan kravat üzerinde analiz yapan FBI, DNA taraması yapsa da hiçbir bilgi elde edemedi. Cooper’a 20 dolarlık banknotlarla teslim edilen paraların seri numaraları tüm ABD’de yankılandı ve hava korsanından ilk haber, bütün 9 sene sonra geldi.

Seneler sonra Cooper’ın çaldığı paralar ortaya çıkıyor

Ufak bir çocuk, Kolumbiya Nehri kıyısında bulduğu içi para dolu bir kese kağıdını bulduktan hemen sonra polise gidiyor. İçerisinde 5 bin 800 doların bulunduğu bu kese kağıdını araştıran polisler, banknotların seri numaralarının D.B. Cooper’a verilen paralarla eşleştiğini tespit ediyor. 

Paraların hepsi uzun süre süresince kullanılmamış ve tamamen sefil olmuş vaziyette olduğu için FBI ve polis, 9 sene sonra da yeniden aynı biçimde kanıtlardan eli boş bir biçimde dönüyor. Bu arada hadisenin yaşandıktan bir sene sonra, başka bir deyişle 1972 senesinden itiberen FBI’a, The New York Times ve Washington Post gibi prestijli gazetelere onlarca mektup geliyor. Bu mektupların hepsinde yollayan bireylerin hepsi, kendisinin D.B Cooper olduğunu iddia ediyor. 

Tüm bu iddilarla beraber FBI, 800 kuşkuluyu soruşturma altına alıyor. Yapılan soruşturmaların ardından 800 şahıs 24’e indirgeniyor ve en sonunda baş kuşkulu olabilecek bireylerin adları ortaya çıkıyor. Dilerseniz hiçbir zaman doğrulanamasa da D.B. Cooper olması en mümkün kuşkululara yakından bakalım. 

FBI’ın gözde kuşkulusu; Richard Floyd McCoy

Tıpkı D.B. Cooper gibi bir hava korsanı olan Richard Floyd McCoy, emekli FBI casusları Russel Calame ve Bernie Rhodes’un baş kuşkulusuydu. İki casus, McCoy’un D.B. Cooper olduğundan o kadar emindi ki bu olay üzerine kitap dahi yazdılar. 

McCoy’un baş kuşkulu olmasının arkasında uyuyan ispatlar bir hayli eforluydu. 1972 senesinin Nisan ayında, başka bir deyişle Cooper’ın uçaktan sıçramasından bütün 5 ay sonra McCoy, hava korsancılığı yargılamasıyla beraber hapsedildi. McCoy’un ve Cooper’ın vakayı işleyiş biçimleri bir hayli benziyordu. 

Öncelikle McCoy, tıpkı Cooper gibi hostese bomba ile alakalı bir anekdot uzatmıştı ve kaptandan fidye ile beraber 4 adet paraşüt arzında bulunmuştu. Parayı aldıktan sonra paraşütle beraber, yeniden Cooper’ın hadisesinde olduğu gibi Boeing 727 tip uçağın arka kapısından sıçrayarak kaçtı. 

Tüm bu eşliklerle beraber FBI, McCoy’un D.B. Cooper ile aynı şahıs olduğunu düşündü. McCoy, değişik bir uçak kaçırma kabahatinden 45 sene mapus cezası yedi ancak hiçbir zaman D.B. Cooper olduğunu kabul etmedi. Cezadan birkaç sene sonra kaçmayı sınayan McCoy, FBI ile girdiği silahlı çatışmada vurularak öldürüldü. 

Vefat döşeğinde gelen itiraf: Duana Weber 

Baş kuşkululardan bir öbürü Duana Weber’in öyküsü azıcık değişik. Weber, kendisinin D.B. Cooper olduğunu can vermeden hemen evvel, eşi Jo Weber’a itiraf ediyor. Jo’nun vermiş olduğu ifadeye göre Duana, can vermeden evvel yatağında azıcık doğruluyor ve eşine şu lafları söylüyor; “İtiraf etmem gereken bir gizemim var. Ben reelinde Dan Cooper’ım.”

Eşinin bu itirafından sonra Jo için bazı taşlar, yavaş yavaş yerine oturmaya başlıyor. Nedeni ise Duana’nın bugüne kadar uykusunda sayıkladığı “uçakta parmak izi vazgeçmiş olabilirim” gibi ifadeler ve aynı zamanda Duana’nın bir zamanlar uçaktan sıçradığı için dizini incitmiş olması. 

Jo, aynı zamanda eşinin 24 Kasım 1971 tarihli Seattle’a doğru giden bir uçak biletinin yakın bir zamana kadar konutta hala saklandığını, ancak eşinin bu bileti neden aldığını hiçbir zaman kavrayamadığını belirtiyor.

FBI, öykünün D.B. Cooper olayı ile anlaştığını, Duana’nın fiziksel görünümün robot fotoğrafı çizilen D.B Cooper ile birebir benzediğini söylüyor ancak vakaya azıcık çekimser yanaşıyor. Nedeni ise tüm bu açıklamalar, o yarıyılda bir çığ gibi gelişen “ben D. B. Cooper’ım” akımına ayak uydurmak için ve namlı olmaya çalışmak için olabilirdi. 

Son kuşkulu; Kenneth Christiansen 

Kenneth Chritsansen’ın itirafı da tıpkı Duana gibi vefat döşeğinde geliyor. Kenneth’ın ağabeyine can vermeden evvelki son lafları; “Bilmen gereken bir şey var ancak bunu sana söyleyemem” oluyor. Kenneth’ın abisi Lyle, seneler sonra D.B. Cooper ile alakalı izlediği bir evraksalda kardeşinin D.B. Cooper olduğundan kendince emin oluyor. 

Kenneth, uçağın ait olduğu havayolu firmasında başka bir deyişle Northwest Airlines’ta kabin memuru olarak misyon yapıyor ve bu da onu baş kuşkululardan birisi yapıyor. Ayrıca ağabeyinin vermiş olduğu ifadeye göre Kenneth, D.B. Cooper hadisesinin yaşanmasından hemen sonra kendisine bir konut satın alıyor. 

Aynı havayolu firmasının denk gelmesi, FBI’ın usuna acaba tasarlanmış bir iş miydi sualine getiriyor. Bunun ardından kaptan, şu açıklamalarda bulunuyor; “Tasarlanmış bir iş olsaydı D.B. Cooper, uçak Seattle’dan kalktıktan sonra Mexico City’e doğru yönelirken muhakkak bir rota arzında bulundurdu. Şayet sıçrayacağı yer daha evvelden belirli olsaydı belki onu altta bekleyen birileri olabilirdi. Ama Seattle – Mexico City rotasını ben kendim tanımladım. Bu surattan tasarlanmış bir iş olduğunu düşünmüyorum. Bence Cooper, bu işte tamamen yalnızdı.”

FBI, daha sonra Kenneth’in resmini, Cooper’ın kaçırdığı uçakta misyonlu hostese gösteriyor. Hostes, bugüne kadar gösterilen kuşkululardan en çok Kenneth’in Cooper’a benzediğini ancak bütün olarak tespit edemediğini belirtiyor. 

D.B. Cooper, hadiseden hemen sonra can vermiş olabilir 

Daha evvel de belirttiğim gibi D.B. Cooper olayı, FBI’ın yapmış olduğu açıklamaya göre bugüne kadar en zorlandıkları vakalardan birisi haline geldi. Vaka o kadar karışıktı ki dava yıllar süresince sürdü ve yeniden fotoğrafı olarak yapılan açıklamaya göre D.B. Cooper için hazırlanan dokümanların uzunluğu bütün 12 metreye erişti.

2007 senesinde D.B. Cooper davasını Larry Carr adlı FBI casusu devraldı. Carr’ın yaptığı açıklamalar, bugüne kadar inanılan şeylerin bütün tersini gösteriyordu. Carr, D.B. Cooper için altta yer alan ifadeleri kullandı.

“Bugüne kadar D.B. Cooper’ın uçaktan sıçradıktan sonra yaşadığını, bir yerlere kaçmış olabileceğini düşündük. Cooper uçaktan sıçradığı zaman hava artık kararmıştı ve yağmur yağıyordu. Hiçbir deneyimli paraşütçü, o kadar süratle giden bir uçakta yağmur yağarken rüzgarı karşısına alıp sıçramaz. Ayrıca Cooper’ın iniş yapmaso gereken yer tamamen ağaçlıktı ve bildiğimiz kadarıyla gece fikri gözlüğüne de sahip değildi. Bana kalırsa Cooper, sıçradıktan hemen sonra can verdi ve ormanlık alan olduğu için cesedi hiçbir zaman bulunamadı.”

Ticari havacılık tarihinin sırlı kalan tek vakayı D.C Cooper’ın öyküsü bu biçimde. Bugüne kadar D.B. Cooper reelinde Richard’dı, hayır Duana’dı diyen de var, kravatındaki enkazlardan yola çıkıp adamın Boeing’de çalıştığını iddia eden de. Elbette bu vaka şimdi reelleşse ABD süratli bir biçimde uçaklarını kaldırıp Boeing 727’nin yanına konumlandırır, Cooper’ın sıçradığı yere doğru askeri birliklerini gönderdir ve vaka en başından çözülmüş olurdu. ABD havacılık tarihinin en sırlı vakayı hakkında sizler neler düşünüyorsunuz?

Bonus: Boeing’in D.B. Cooper’dan sonra uçaklarına koyduğu temkin

Anımsayacak olursanız D.B. Cooper, hareket halindeki Boeing 727 uçağın arka kapısından sıçrayarak kaçmıştı. D.B. Cooper ve 1972 senesinde Floyd McCoy’un aynı kabahati işlemesinden sonra Boeing, 727 tipi uçaklarının arka kapısına hareket halindeyken açılmasını yasaklayacak bir pim ilave etti. Hava korsanlığının önüne geçmek isteyen firma, bu yeni pimin ismini de Cooper koydu. 

Bonus 2: D.B Cooper’ın öyküsünü yakında Loki ile beraber göreceğiz

Marvel kâinatının makûsluk ve cingözlük yaradanı Loki’yi bilmeyinimiz yoktur. Önümüzdeki Haziran ayında, Disney + platformunda Loki’nin yeni bir dizisi yayınlanacak. Loki’nin efsanevi makûsluklarına şahitlik edeceğimiz bu dizide cingözlük yaradanını, sırlı D.B Cooper’ı canlandırırken göreceğiz. Coşkuyla beklenen dizinin fragmanını izlemek için buraya tıklayabilirsiniz. 

Kaynak: www.webtekno.com
URL: https://www.webtekno.com/hava-korsani-db-cooper-h109190.html