Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘helalleşme’ yanıtı

“VAZGEÇ KARDEŞİM SEN HELALLEŞMEYİ”

Lafçı Gazetesi’nin haberine göre Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Helalleşme diyor ama neyin helalleşmesi? Yurttaş sizden hibe bekliyor. Dükkanı kapattı, ‘bana destek et’ diyor. ‘Çoluk çocuğum aç, kirayı ödeyemiyorum, faturaları ödeyemiyorum’ diyor.

* Erdoğan para yok diyemez. Para var. Para yok sözünü asla kabul etmiyorum. Birileri için para var. Üstelik dolar, euro ve her türlü olanak var. Doların maliyeti yükseldiği zaman 5’li çete neşeleniyor.

* Köprüden geçerken, tünelden geçerken dolar üzerinden para ödeyeceksin. Bunlar döviz garantili. Peki esnaf, kahveci, büfeci taksici, bunlar ne yapacak? ‘Gel helalleşelim’ diyor. Vazgeç kardeşim sen helalleşmeyi. Sen evvel bunlara geçinebileceği bir olanak sağla, para ver. Para var ama o paranın adil dağıtılması gerekli.

“GERÇEKTEN HELALLEŞMEK İSTİYORSA 5’Lİ ÇETEYE PARA VERMEYECEK”

* Helalleşme vakayı yalnızca ve yalnızca insanları teselli etmek, insanların inançlarını veya duygularını sömürmek emeliyle ‘onların kasvetlerini ben nasıl unutturabilirim’ mücadelesi. Bu mücadele nafile bir gayrettir. Bu kasvetleri yaşayan insanlar, bu kasvetleri unutmuyor.

* Erdoğan şayet gerçekten helalleşmek istiyorsa o 5’li çeteyi parayı vermeyecek. Diyecek ki, ‘Kardeşim bana sene sonuna kadar izin verin. Bu parayı size değil, esnafa dağıtacağım’. Bunu söyleyecek, o kadar.

“‘ESNAF NASIL OLSA BANA REY VERİR’ DİYE DÜŞÜNÜYOR”

* Şöyle görüyor Erdoğan; ‘Esnaf nasıl olsa bana rey verecek’… Esnaf bana rey vereceğine göre ötekilerine parayı ödeyeyim, esnafa tercihe yakın bir kıyak geçerim, hepsini unuturlar’ diye bekliyor.

* 2 milyona yakın esnafımız var. Bunlara 2 milyar 200 milyon lira para verecek. 21 elektrik dağıtım firmasının maliyetlerinde yüzde 17,5 indirim yaptı. Sağladığı ölçü 2 milyar lira. 21 elektrik firmayı dağıtıcısına sağladığı olanağı milyonlarca esnafı vermedi.

“POLİTİK SEÇİM VARLIKLIDAN YANA”

* Ne demek para yok? Para var ama politik seçim esnaftan, yurttaştan yana değil. Politik seçim daha varlıklılardan yanadır. O sebeple pandemi süreci kazanç dağılımını mucizevi bozmaya başladı.”

* Politik parti liderlerinin sosyal medyadan peş peşe yaptığı erken tercih çağrıları için Kılıçdaroğlu, “Bu mevzuda bir eşgüdüm olmadı. Usun yolu bir zati. Benim düşündüğümü Meral hanım da, Temel bey de, Gültekin bey de düşünüyor. Usun yolu bir.”

“TÜRKİYE’Yİ SEVİYORSA HIZLA ERKEN TERCİHE GİTMELİDİR”

“Erdoğan erken tercihe gider mi?” sualini cevaplayan Kılıçdaroğlu, şu yanıtı verdi:

* Erdoğan Türkiye’yi seviyorsa hızla bir erken tercihe gitmelidir. Türkiye’yi, insanını beğeniyorsa. Türkiye’yi daha sefil, daha meseleli bir hale getirmek istemiyorsa bir erken tercihe gitmek zorundadır. En büyük hakem milletin kendisi. Memnunsa zati yurttaş tekerrür seçecektir.

* Memnun değilse başka bir insan getirecektir. ‘Hay hay kardeşim, Halep ordaysa arşın burada, sandığı koyuyorum, gelin kardeşim ben tekerrür seçileceğim’ desin. Niçin demiyor? Ulustan korkulur mu? Gecikilen her günün faturası yurttaş üzerinde daha ağır bir yük vazgeçecektir.

İTTİFAK GENİŞLEYECEK Mİ?

Halk İttifakı’nın gelişip gelişmeyeceği ile alakalı konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

* İttifakın genişleyip genişlememesi bugünkü mesele değil. Yerel tercihlerde bir ittifak yoktu ama doğrudan doğruya oluştu. Önümüzdeki vakit içinde klasik tercihlerde yeniden oturur konuşuruz. İttifakın içinde kimler olur, kimler olmaz bugünden bir şey söylemek doğru değildir.

* Şöyle bir gözlemim var; muhakkak şeyleri sanki muhakkak bir zaman diliminde ortaklaştırdık. Söylemler dahil. Misalin kuvvetlendirilmiş parlamenter söylem. Buna eş ortaklaştırdığımız söylemler var. Toplanarak ortaklaştırmadık.

* Her bir parti kendi içinde tartışıp söylemini asıllaştırdı. Bir baktım ki kelimeler değişik dahi olsa aynı şeyleri dillendiriyoruz. Bu hoş bir şey. İleride uzlaşma kültürünü kuvvetlendirmesi, uzlaşma potansiyelini yükseltmesi açısından son derece hoş.

“TERCİHLER GELİNCE OTURULUR, HEP BİRLİKTE KONUŞULUR”

* HDP bizim ittifakın içinde değildi. HDP önümüzdeki süreç içinde nasıl bir pozisyon alır öğrenmiyorum. Sayın Sancar, ‘Halk İttifakı içinde değiliz, öyle bir düşüncemiz de yok. Ama Cumhurbaşkanlığı tercihte oturulur, konuşulur’ diyor. O süreç geldiğinde zati bu görüşmeler bir biçimiyle asıllaşır.

* Şunu kabul etmemiz gerekiyor; HDP’yi bir anlamda Cumhur İttifakı kendi yanında yakalamak için özel bir mücadele tüketiyor. O kadar ki, tercihlerde kırmızı bültenle aranan şahsı Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’ye çıkardılar. Buna eş pek çok gayretler tükettiler. Bu ulusun ferasetine güveniyorum. Bunu yemediler, rey için yapıldığını gördüler. Tercihler gelince oturulur hep birlikte konuşulur, tartışılır, bir yol haritası tanımlanır.

“İKTİDARA KAZANÇSAK BAYRAM, BAYRAM GİBİ KUTLANACAK”

CHP iktidara kazançsa yapılacaklardan bahseden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

* Herkes rahat olsun. Bizim ittifakımızda Cumhuriyet Ulus Partisi herkesin teminatıdır. Bu teminatın yanında Temel bey olacak. Bu teminatın yanında İYİ Parti ve Meral hanım da olacak. Bu teminatın yanında Demokrat Parti olacak.

* Şayet olursa, ittifak gelişirse Ali Babacan olacak, Sayın Davutoğlu olacak. ‘Aman ha sakın bunlara rey vermeyin, kazançsa bunlar olacak’ diyorlar. Hiçbir şey olmayacak.

* Türkiye hafifleyecek. Bayramı bayram gibi kutlayacak. Bu bayram, bayram gibi kutlanıyor mu? Coronada can verenleri dahi saklıyorlar. Kaç şahıs olduğunu da açıklamıyorlar. Türkiye’nin aşamayacağı bir mesele yok.

Kaynak: www.sacitaslan.com
URL: https://www.sacitaslan.com/kemal-kilicdaroglundan-cumhurbaskani-erdogana-helallesme-yaniti-haberi-532664