Reza Zarrab’ın yılan hikayesine dönen tarih ve doğa katliamı

Yarıyılın İçişleri Bakanı’nın “Hakkında soruşturma olursa senin önüne ben uyurum ya…” dediği 17 Aralık yolsuzluk harekâtının kilit adı Reza Zarrab’ın Kanlıca’daki yalılarının ve Kandilli’deki köşkşanın Mayıs 2015’deri bu yana hakikatine uygun hale getirilmesi bekleniyor.

Korunması gereken kültür varlığı olarak patent edilen tarihi yapılardaki yasa dışı imalatlar için alınan imha kararları yaşama geçirilemiyor. Oysaki, kanun imar mevzuatına ters yapılmış kısımlarının hemen devrilmesi gerektiğini söylüyor.

İKİ DAVA AÇILDI

Lafçı Gazetesi, Zarrab’ın Kanlıca’daki sahip olduğu yalılardaki imar mevzuatını yok sayan inşaat faaliyetlerini 31 Mayıs 2015 günü “Sıkıysa devirin” başlığıyla manşetinden duyurdu. 22 Haziran 2015 günü ise yeniden birinci sayfasından Kandilli’deki köşkte yapılan tarih ve doğa katliamını gözler önüne serdi.

LAFÇI’nün haberlerinin ardından İstanbul 6 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Heyeti ile yarıyılın İstanbul Megakent Belediyesi Meclisi abonesi Hüseyin Sağ, Reza Zarrab ve inşaatın mesulleri hakkında kabahat bülteninde bulundu. Kanlıca’daki Mehmet Arif Bey yalıları ve Kandilli’deki köşkte asıllaştırılan yasa dışı uygulamalar sebebiyle mesuller hakkında iki ayrı açıldı.

İMHA KARARLARI VAR, AMA…

Firari yapılaşmayla alakalı tüm tespitler yapılıp, Boğaziçi İmar Müdürlüğü tarafından patentli kültür varlıklarının hakikatine uygun hale getirilmesine müteveccih kararlar da alındı. Ancak İstanbul Megakent Belediyesi’ne bağlı Boğaziçi İmar Müdürlüğü 6 yıldır aldığı kararların yaşama geçirilmesi için bir adım atmıyor.

2960 rakamlı Boğaziçi İmar Kanunu’nun 13. maddesinde yapının, inşaat ruhsatı ve eklerine ve imar mevzuatına ters yapılmış kısımlarının hemen devrilmesi gerektiği belirtiliyor. Kanunda, imha emrinin 15 gün içinde mülk sahiplerine bildiriyle bildirileceği ifade ediliyor. Şayet, bildirinin bitirilmesinden itibaren 15 gün içinde yapı, mülk sahibi tarafından devrilmez ise imha operasyonunun Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nce yerine getirileceği ve imha giderlerinin yüzde 20 aşırısının mülk sahibinden tahsil edileceği kanunda yazıyor.

YALIYA FİRARİ KAT ÇIKTI

Reza Zarrab, Kanlıca sahilinde üç yalıdan oluşan Mehmet Arif Bey Yalıları’ndan ikisini 2011’de satın aldı. Ardından Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nden boya, badana, çatı aktarımı gibi işler için alınan kolay onarım izniyle yalılarda tadilat başladı.

Yalılardan birine firari kat kondurulurken, ötekisinin de dış cephesi tamamen değiştirildi. LAFÇI’nün daha önceki-yeni resimlerle ortaya koyduğu ve bilirkişi raporunda da belgelenen yasa dışı yapılaşmayla, yalılar arasında asansör yapıldığı, binaların izinsiz olarak birleştirildiği, pencere oranlarının değiştirildiği, balkonların kapatılarak iç mekana dahil edildiği, binanın özgün cephe mimarisi değiştirildiği ve tamamen yeni bir yapı yaratıldığı tespit edildi. Beykoz 1. Asliye Ceza Duruşması’nde açılan davada hazırlanan bilirkişi raporunda mevzuata ters yapılaşmanın devrilmesi görüşüne yer verildi.

TARİHİ KÖŞKÜ YIKTI

Zarrab, iş insanı Cem Kozlu’dan 2014 senesinde satın aldığı Kandilli’deki tarihi köşk ve bahçesinde de firari yapılaşmaya gitti. LAFÇI’nün 2015’te gündeme getirdiği tarih ve doğa katliamı üzerine, Boğaziçi İmar Müdürlüğü inşaatı 13 Şubat 2015’te damgaladı.

5 Mart 2015’te Boğaziçi İmar Müdürü Cem Ulaş’in imzasıyla firari inşaatla alakalı Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na kabahat bülteninde bulunuldu. İstanbul 6 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Heyeti Temmuz 2015’te Boğaziçi İmar Müdürlüğü’ne yolladığı yazıda, “kültür varlığı yapı ve bahçesinin acelelikle onaylı projesine uygun haline getirilmesi” gerektiğini belirtti.

1986’da korunması zorunlu kültür varlığı olarak patentlenen köşkü devirip, bahçedeki ağaçları kestiren Zarrab ve öbür mesullere dava açılırken, bahçede 61 metre genişliğindeki üç katlı katlı firari yapı ile köşkşöhret önüne kondurulan 24 metre genişliğindeki tek katlı binaya dokunulmadı. Köşk de hakikatine uygun haline getirilmedi.

İFADESİNİ Amerika Birleşik Devletleri YARGISI ALDI İMAR KABAHATİNİ KABUL ETTİ

22 Mart 2016’da kara para aklama yargılamasıyla Amerika Birleşik Devletleri’de hapsedilen ardından yaptığı uyuşmayla özgür kalan Zarrab’a Türk yargısı erişemediği için firari yapılaşmayla alakalı devam eden davalar bitirilemiyor. Korunması alınamayan Zarrab 8 Aralık 2017 günü Amerika Birleşik Devletleri’deki kara para aklama davasında yaptığı açıklamada, imar mevzuatını deldiğini kabul etmişti.

Avukatlar, Haziran 2016’da Türkiye’de katıldığı mahkemede, egemenlere yalıların tadilatıyla alakalı palavra söyleyip söylemediğini sordu. Zarrab ise, “Bu mevzuda neler yaşandığını bütün tarihleriyle anımsamakla birlikte hakkımda yapılan yargılamalar doğrudur” cevabını verdi. Avukatın “Peki bu yaptığınız tadilat ceza gerektiriyor muydu?” sualine ise Zarrab, “Herhalde öyledir” dedi.

LAFÇI GAZETESİ

Kaynak: www.sacitaslan.com
URL: https://www.sacitaslan.com/reza-zarrabin-yilan-hikayesine-donen-tarih-ve-doga-katliami-haberi-532456