Tarladan çöplüğe! Fiyatlar yarı yarıya ucuzladı, alıcı yok
14 min readMahalle pazarları bütün kapanma temkinleri kapsamında kurulamayınca, üretici tarladan sofralara ürünşanı yollayamadı. Elde kalan biber, domates, salatalık, gibi ürünler çöpe gitti.
Türkiye’yi besleyen iki ehemmiyetli kent Antalya ve Mersin’de sebze halleri tıkandı. Bütün kapanma sebebiyle mahalle pazarlarının kurulmasına izin verilmeyince, ürünler kurulcunun elinde kaldı. Hallerde maliyetler neredeyse yarı yarıya düşmesine karşın akdikeni çıkmadı.
Hallerden Türkiye’nin dört bir yanına gönderilen sevkiyatlar durdu. Kamyonlarla hallere ürün yollayan çiftçiler uzun kuyruklar oluşturdu. Sabah yazarı Dilek Güngör de şikayetçi: 2 TL’lik domatesi 7 TL’den alt yiyemez olduk
Geri dönüş için nakliye giderini karşılayamayan çiftçinin ürünleri çöpe döküldü. Bazı üreticiler ise kendi kamyonlarında çürüyen ürünlerini ormanlık alanlara döktüler. Hallerden, “ürün getirmeyin” çağrıları kazançken, çiftçiler sarih havada bulaş tehlikesinin az olduğunu belirterek, mahalle pazarlarının HES kodu uygulamasıyla açılmasını arz etti. Ayrıca cadde arasında sebze meyve satışına izin verilmesi de istendi.
Mahalle pazarlarının daha çok dar kazançlı yurttaşlar tarafından seçim edildiğini belirten üreticiler, bütün kapanma sırasında çifte mağduriyet olmaması için Ankara’ya çağırıda bulundu. Çiftçiler, “Bize verilen muafiyet, ürün satılmadığında işe yaramıyor, pazarlar açılsın hem üretici, hem pazarcı hem de yurttaş hasar görmesin. Yüksek sezonda ürün satamazsak güç vaziyette kalırız” dedi.
Bir zaman evvel üreticinin elinde kalan patates ve soğan ambarlardan alınarak, lüzum sahiplerine dağıtılmıştı. Bursa’daki salatalık üreticilerinden de eş arz geldi. Ancak Antalyalı üretici, sebze meyvede raf ömrünün patates soğan kadar olmadığını söyleyerek, acil tedbir arzında bulundu. En çok patlıcan, salatalık, biber, domates ve çilek gibi ürünlerde kasvet var.
Kökçe: Dar kazançlı yurttaş güçte
Türkiye’nin dört bir yanına tarım ürünleri satışı yapılan Kumluca’nın Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökçe, ilçelerinde çiftçinin elinde kalan sebzeleri çöpe dökmek zorunda kaldıklarını söyledi. Kökçe, dar kazançlı yurttaşların mahalle pazarlarından alışveriş yaptığını ancak 17 günlük bütün kapanma sebebiyle hem çiftçinin hem dar kazançlının güçte olduğunu söyledi. Kökçe, havaların ısınması sebebiyle bütün bu yarıyılda ürün bolluğu olduğunu, bu vaziyetin de çiftçiyi daha çok güçe soktuğunu söyledi. Mahalle pazarlarının kesinlikle açılması gerektiğine dikkat toplayan Kökçe, birinci kalite sebzenin zincir süpermarketler ve ihracatçılar tarafından alındığını ifade ederek, şunları bildirdi: “Şu anda ihracatta ve zincir süpermarket alımlarında mesele yok. Bu gruplar birinci kalite ürün alıyor. Zincir marketler 1-2 liraya aldığı sebzeyi marketlerde 10-15 liraya satıyor. Dar kazançlı yurttaş ikinci kalite ve çıkma ürünü pazardan temin ediyor, bu da güç bir gidişat. Mahalle pazarları da sarih olmayınca harcayıcı pahalı harcamak zorunda kalıyor.”
Durdaş: Marketlerde bulaş tehlikeyi sarih havadan daha çok
Kumluca Ticaret Borsası Başkanı Fatih Durdaş da ısınan hava sebebiyle ürünşöhret süratle olgunlaştığını ve çok tez bozulduğunu söyledi. Bütün kapanma sebebiyle Türkiye’de yurttaşların bir hafta evvelden stok yaptığını, bir kısım yurttaşın aileleriyle beraber memleketlerine gittiğini, bir kısmının da tatile çıktığına dikkat toplayan Durdaş, şunları kaydetti:
“Bu 17 günlük bütün kapanma yarıyılında mahalle pazarları sarih olsa idi üreticinin elinde ürün kalmazdı. Alışverişin ve tüketimin en fazla yapıldığı alanlar mahalle pazarları… Mahalle pazarları pandemi sürecinde her gün sarih olsaydı kalabalık olmaz, kasvet yaşanmazdı. Zincir marketlerde pandemi bulaşı daha riskli. Sarih mahalle pazarları daha iyi… Yurttaş pazar yerlerinde daha ucuza alışveriş yapabiliyor, zincir marketlerde daha pahalıya alıyor.”
Oğuz: Çiftçi sezonu 1,5 ay erken kapatmak zorunda
Demre Ziraat Odası Başkanı İbrahim Oğuz, bütün kapanmada mahalle pazarlarının kapalı yakalanması sebebiyle satış yapılamadığını, bu sebeple ürünşöhret üreticinin elinde kaldığını belirtti. Üreticinin emeğinin heba olduğunu ifade eden Oğuz, şöyle konuştu: “Üretici bütün para kazanacağı zaman, borçlarını ödeyeceği zaman bu vaziyetle karşılaştık. Mahalle pazarları kapalı. Tüccar mülk satacak pazarcı bulamıyor. Hem üretici hem pazarcı hem de harcayıcı çok mağdur. Süpermarketlerde domates 10 lira iken pazarlarda bu 5 lira idi. Maliyetler süpermarketler ile pazar arasında yarı yarıya fark ediyordu. Domates satamıyoruz. Böyle giderse sezonu 1,5 ay erken kapatıp seraları sökmek zorunda kalacağız. Üretici maliyet çoğalışları sebebiyle zati mutsuzdu, şimdi mutsuzluğu katmerleşti. Üretici yalnızca kendisi için üretmiyor. Ülkesi halkı için üretiyor. Çiftçiye destek verilmeli.”
Çiftçiye ürün getirmeyin çağrısı
Türkiye’nin dört bir yanına sebze yollayan Kumluca Toptancı Hali’nde satış yapamayan üreticilerin sebze yüklü kamyonları uzun kuyruklar oluşturdu. Öte yandan Antalya Megakent Belediyesi Toptancı Hali yetkililerinden edinilen bilgilere göre, tüccar ve komitecilerin, sebze ürünlerinin satılamaması sebebiyle çiftçiden Toptancı Hallerine ürün getirmemeleri çağrısı yaptıkları belirtildi.
Maliyetler yarı yarıya ucuzladı, akdikeni yok
Türkiye’nin sebze imal merkezlerinden Kumluca ilçesi toptancı halinde bütün kapanmanın başladığı 28 Nisan ile 03 Mayıs 2021 pazartesi günü sebze maliyetleri yarı yarıya ucuzladı. 28 Nisan’da 3,20-4,20 TL arasında harekât gören domates 3 Mayıs Pazartesi günü 2,50-3,50 TL arasında akdikeni buldu. Salatalık 1,40-1,80 liradan 50 kuruşa düştü. 28 Nisan’da 3 liradan satılan sivri biber ise 1,50 liradan harekât gördü. Ucuzlamaya karşın hal esnafı akdikeni bulamamaktan şikayetçi.
Çandır: Ürün yoğunlaştı, sıcak sebzeleri bozdu
Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, yeme içme yerleri, mahalle pazarları ile portatif satıcıların bütün kapanma sebebiyle kapalı olması ve mevsimsel sıcaklar sebebiyle imalin yoğunlaşmasıyla satışlarda düşüş yapımda çoğalış olduğunu söyledi. Çandır, “Ulusun yoğun olarak tüketim yaptığı satış kanallarının kapalı olması sebebiyle satışlarda düşüş varı” dedi.
Yılmaz: Kasvetler çoğalarak devam ediyor
Antalya Kurulcular Derneği Başkanı Hasan Ali Yılmaz ise mahalle pazarlarının kapalı olmasından dolayı toptancı hallerinde kasvetin büyük olduğunu kaydetti. Satışların makûs gittiğini, satılamayan ürünlerin tez bozulmasından ve akdikeni bulunmamasından çöpe döküldüğünü ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti: “Kasvetler çoğalarak devam edecek gibi görünüyor. Vaziyet iyi değil. Mahalle pazarlarının yine açılması için uğraşıyoruz.”
Doğan: Sebzenin raf ömrü paratesten daha kısa
Antalya Ticaret Borsası İdare Heyeti Abonesi ve Özdoğanlar Yiyecek Limited İşletmeyi Sahibi Cüneyt Doğan ise tek çözümün mahalle pazarlarının açılması olduğunu söyledi. Doğan, “Devlet raf ömrü uzun olan patates soğan aldı ama sebzenin raf ömrü kısa. Çürüyen ürün çöpe gidiyor. Çöp yerine dar kazançlı lüzum sahibine dağıtılsa onun da nakliye değeri var. Komiteci, üretici bu parayı dahi ödeyemez. Tek deva mahalle pazarlarının açılması” dedi.
Alp: Caddelerde satışa izin verilmeli
Antalya Ziraat Odaları Koordinasyon Başkanı Nazif Alp, Antalya Kurulcular Derneği, Pazarcılar Odası ve Tüccarlar Derneği başkanlarıyla beraber meselelerini Antalya Valisi Ersin Yazıcı’ya ilettiklerini belirtti. Alp, “Ankara’dan meselelerin çözümünü bekliyoruz. Antalyalı Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’na da vaziyeti kavrattık. Pazarların açılmasını bekliyoruz. Caddelerde emin sayıda pazarcının satış yapmasına izin verilmeli.”
Çiftçinin muafiyetinin anlamı kalmadı
Tarsus Ziraat Odası Başkanı Veyis Avcı: Mahalle pazarlarının kapanması sebebiyle sebze ve meyve üreticilerinin günlük imal kaybı yüzde 35’e kadar çıktı. A kalite ürünler zincir marketlerde satılırken 2’nci ve 3’şancı kalite ürünlerin tamamı ülkemiz genelindeki mahalle pazarlarında değerlendiriliyordu.
Bütün kapanma sürecinde mahalle pazarlarının menedilmesi bölgemizde de başta patlıcan, salatalık, biber, çilek gibi kısa aralıklarla hasat yapılması gereken diğer ürünlerin maliyetlerinde üreticiler aleyhine ciddi düşüşlere neden oldu. Muz dahi arzın azlığı sebebiyle halde 5 TL’ye kadar geriledi .
Mersin Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz: Mersin Hali tıkanmış vaziyette. Sebze ve meyvenin yarısı ya çiftçinin elinde ya da komitecilerin elinde çürüyor. Ayrıca marketlerde 8 ile 9 TL arasında satılan biber Mersin Hali’nde 1 ile 1,5 TL’ye kadar geriledi. Mahalle pazarları açılmazsa bizi bekleyen en büyük risk; yalnızca pahalı ürüne erişilmesi ve harcayıcı maliyetlerinin çoğalması olacaktır.
Anamur-Bozyazı Ziraat Odası Başkanı Ahmet Şeref Gümüş: Salatalık maliyetleri 10 kuruşa kadar geriledi. Mahalle pazarlarının acilen hakimiyetli bir biçimde açılması gerekli. Şayet 2 hafta kapalı kalırsa karşılaması olası olmayan bir kasvete düşeriz. Ayrıca bu koşullarda bütün kapanmadan dolayı çiftçinin muaf olmasının da hiç bir ehemmiyeti yok. Zira çiftçi ürettiği ürünü satamıyor.
Yaş meyve ve sebzeye çözüm aranırken sırada ham süt var
Üreticiden harcayıcıya kadar olan zincirin her halkasında meseleler yaşanıyor. Çiftçi ürettiği ürünü satamamaktan, harcayıcı maliyetin yüksek olmasından şikayetçi.
İmalden tüketime kadar olan zincirde zorunlu tasarılama yapılmadığı için üretilen ürünler satılamıyor. Çiftçinin imal yapması için bir mani yok. Ancak, caddeye çıkma yasağı kapsamında, mahalle pazarlarının, toplu tüketim yerlerinin kapalı olması sebebiyle üretilen ürünler satılamıyor.
Özellikle depolanma imkânı olmayan, dalında bekletilemeyen yaş meyve ve sebzede büyük hasar var. Üretici elindeki ürünü satamayınca çöpe dökmek zorunda vazgeçiliyor. Kuru soğanda olduğu gibi bir araya gelmeden, hasat edilmeden tarlalar sürülüyor. Büyük maliyetlerle yapılan imalden hasar eden çiftçiye hiçbir destek sağlanmıyor.
İmal safhasından başlanarak caddeye çıkma yasağı, kısıtlamalarla alakalı kararlar alınırken çiftçinin ürettiği ve hasat etmek zorunda olduğu ürünlerin nasıl satılacağı tasarlanmalıydı.
“Ekilmedik bir karış toprak bırakmayın, arkanızda biz varız. Ürettiğiniz her ürünü alırız” denildi. Fakat, ürünler alınmadığı gibi destek de sağlanmadı. Ülkenin kaynakları, çiftçinin emeği ve parası çöpe gidiyor.
Bayramda iki gün ham süt alınmayacak
Yaş meyve ve sebzedeki meseleye çözüm aranırken, bayramda ham sütte mesele yaşanması bekleniyor. Ramazan bayramının arife ve ilk günü bir hayli sanayici ve mandıralar ham süt almayacaklarını bildirdi.
Nazilli ve Etrafı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ÖR- KOOP İdare Heyeti Başkanı Ünal Önal, süt sattıkları sanayicilerin kendilerine bayramın arife günü ve ilk günü süt almayacaklarını resmen bildirdiğini belirterek şunları söyledi: “Geçmişte de arife günü özellikle süt alımı eksilirdi. Fakat 40 ton süt alan 25-30 ton alıyordu. Şimdi hiç almayacaklarını bildirdiler. Bazı yerlerde bayram süresince alınmayacağı ifade ediliyor. Süt alınmasa da biz inekleri sağmak zorundayız. Sütü ne yapacağız? Süt tozu yapabiliriz. Fakat süt tozu fabrikaları dolu. Sanayiciler de süt tozu üretiyor. Bu sebeple herkes peynir yapmak zorunda. Büyük bir meseleyle karşı karşıyayız.” dedi.
Sütte konut dışı pazar kapalı
Türkiye Süt, Et, Yiyecek Sanayicileri ve Üreticileri Birliği Başkanı Tarık Tezel, pandeminin getirdiği şatların herkesi zorladığını belirterek şu bilgileri verdi: ” Hepimiz güç günlerden geçiyoruz. Konut dışı tüketim başka bir deyişle pazarımızın yüzde 35’i kapalı. Buna karşın koşulları zorlayarak sütü vazgeçmemek için elimizden geleni yapıyoruz. Aldığımız sütle hepimiz stoğa çalışıyoruz. Süt tozu, peynir yapılıyor. Reelinde vadeyi uzatıyoruz. İhracatta da bu günlerde kasvet var. Pandemi sebebiyle dünyada dargın bir ihracat pazarı var. Maliyetler sebebiyle ve aldığımız ham süt maliyetinin diğer ülkelere göre yüksek olması sebebiyle ihracatta da istenilen seviyeye erişemiyoruz. Yalnızca sütte değil, ette de eş meseleler var. Konut dışı tüketim kapalı. Mangal olmadığı için et ve ayran gibi ürünler harcanmıyor. Pandemi yarıyılında işini kaybedeni kazancı eksilen insanlar tüketimi eksiltti. Kazancı iyi olanlar da konutta çok kilo aldım diyerek eksiltiyor. Başka Bir Deyişle dışarıda harcadığı kadar harcamıyor” bilgisini verdi.
Pazarcılar mahalle arasında sebze meyve satsın teklifi tartışılıyor
Mahalle pazarlarının kapalı olması sebebiyle ürünleri elinde kalan üreticiler zamanla yarışırken, Tarım ve Orman Bakanlığı pazar esnafının kendi otomobilleri ile ürünleri mahalle aralarında kapıya teslim usulü için çalışma başlattı.
Sektör temsilcileri, zincir market idareyicilerinin katılımı ile Tarım ve Orman Bakanlığı’nda yapılan buluşmada pazarların açılmasının şimdilik olası olmadığı bu sebeple pazar esnafına kart tertip edilerek ve izin verilerek mahalle aralarında 2-3 kiloluk poşetlerde “al getir” sistemi gündeme getirildi. İçişleri Bakanlığı’nın da düşüncesi alınarak sistem üzerinde çalışılıyor.
Buluşmaya katılan Türkiye Halciler Federasyonu Başkanı Yüksel Tavşan, yaşanan son büyümeler mahalle pazarlarının ehemmiyetini ortaya çıkardığını belirterek şu bilgileri verdi: “Yalnızca zincir marketlerle bu işin yürümeyeceği anlaşıldı. Üreticinin ürünşanı sürükleyen ehemmiyetli ölçüde pazar esnafı var. Pazarlar kapanınca ürünler elde kaldı. Bu yarıyıl bütün de sera ve turfanda ürün hasat yarıyılı. O kadar alıngan ürünler var ki, hasat edilince satılması gerekiyor. Dalına vazgeçemezsiniz. Bu sebeple maliyetlerde de düşme oldu. Üretici her istikametiyle bu işten en çok hasar gören kesim oldu. Kesinlikle bir çözüm bulunması gerekiyor. Bakanlıkta yapılan buluşmada pazar yerlerinin açılmasının güç olduğu anlaşıldı. Kamu bu mevzuda kendince haklı. Pazar olunca kesinlikle oraya bir yığılma oluyor. Markete gidenlerin sayısı daha hudutlu olabiliyor. Ama pazar sarih denilince insanları konutta yakalamak kolay olmayacak. Bizim teklifimiz pazar esnafının kendi semtinde ürünleri 2-3 kiloluk poşetlerde semtte gezerek kapıya teslim, al getir manayı ile satması. Bu mevzu üzerinde çalışılıyor.”
Çiftçi yapımı vazgeçerse facia olur
Pandemi yarıyılında dünyanın her yerinde üreticilerin desteklendiğini belirten Yüksel Tavşan, “Bu süreçte hasar eden, ürünü elinde kalan çiftçi yapımı vazgeçerse hakikat büyük facia o zaman yaşanır. Vazgeçen çiftçiyi tekerrür yapıma kazandırmak kolay değil. Bu sebeple hasarları karşılanarak, değişik pazarlama kanalları açılarak çiftçiyi imalden koparmayacak acil bir çözüm bulunması gerekir” dedi.
Fikri Cinokur/Dünya
Kaynak: www.patronlardunyasi.com
URL: https://www.patronlardunyasi.com/haber/Tarladan-copluge-Fiyatlar-yari-yariya-ucuzladi-alici-yok/249977