Teknolojinin Yıllar Geçtikçe İnsanların Elinden Aldığı 9 İlginç Meslek

Teknoloji, büyümeye ve ilerlemeye başladığından beri tüm dünyanın işini basitleştirmiş, insan eforu gerektiren bir hayli güçlüğü ortadan kaldırmıştır. Biz teknolojinin nimetlerinden faydalanırken, yeni büyümeler neticeyi artık profesyonel olduğu işlerini kaybetmiş belki de binlerce insan bulunuyor.

Gelecek jenerasyonun işlerini tehdit eden teknolojik yenilikler, geçmişte de bir hayli işi ortadan kaldırdı ve biz farkında olamasak da bir zamanlar işlerin tıkırında yürümesini sağlayan insanların yerini elektronik makineler, suni akıl ve robotlar aldı. Peki insanlığın teknolojiye kaptırdığı, bu surattan belki de evine ekmek götüremedi işler neler? 

Çalar saatlerden çok daha evvel; uyandırıcılar

Aktif olduğu seneler: 1920 – 1970

Şimdi uslu telefonlarımız, çalar saatlerimiz sağ olsun sabahları erken uyanmak yalnızca 10 saniyemizi alan bir alarm kurma harekâtından ibaret. Üst üste kurduğumuz ya da 5 dakika sonrasına ertelediğimiz alarmları da unutmamak gerekli tabii. Çalar saat denilen şeyin yaygın bir biçimde kullanılmasından evvel, insanların nasıl her sabah aynı saatte uyanabildiğini hiç merak ettiniz mi?

Özellikle İngiltere ve İrlanda gibi bölgelerde, her sabah aynı saatte semtleri gezen, bizim ramazan davulcularıyla bir nevi aynı vazifeyi gören uyandırıcılar knocker upper bulunuyordu. Uyandırıcıların ramazan davulcularından tek farkı, yalnızca parasını ödeyen şahıslara hizmet vermeleriydi. 

Uyandırıcılar, her sabah muhakkak bir saatte uyanmak isteyen alıcıların konutlarının önüne gider, sırçalarına uzun bir çubuk aracılığıyla tıklatırlardı. Sanayi devriminin ilerlemesi ve çalar saat yapımının dağılmasıyla beraber bu iş 1950’li senelerin sonuna doğru yavaş yavaş gölgelenmeye başladı. 

Labut yerleştiriciliği

Aktif olduğu seneler: 1840 – 1930

Türkiye’de cümbüş merkezlerinin bırakılmaz bir parçası olan bowlingin tarihi çok daha öncekilere, 1840’lı senelere direniyor. Elbette bizim şimdi doyasıya eğlendiğimiz, labutların otomatik bir biçimde yerleştirildiği bowling salonları, geçmişte şimdiki halinde değildi. 

Labut mekanizmasının buluşundan çok daha evvel bowling salonlarında yalnızca labut yerleştirmekle misyonlu insanlar bulunuyordu. Genellikle çocuklardan oluşan bu emekçiler, insanların cümbüşlerini devamlı bir biçimde devam ettirmeye çalışır, yıkılan labutları her seferinde aynı tertipte yerine dizerdi. 

Bill Gates’deri evvel onlar vardı; insan bilgisayarlar

Aktif olduğu seneler: 1750 – 1949

Şimdilerde tek tıkla harekâtlar yapabildiğimiz bilgisayarın buluşundan çok daha evvel, uzun süren harekâtlarla hesaplamalar yapan insanlara “bilgisayar” ismi veriliyordu. 

İnsan bilgisayar iş tanımında suratlarca boş sayfa üzerine haftalarca süren matematik harekâtları, işletme raporlamaları ve stok girdisi gibi misyonlar bulunuyordu. 20. asrın ortalarında bilgisayar ve hesap aygıtı kullanımının yaygınlaşmasıyla beraber insan bilgisayarlar, işlerini teknolojiye devretmiş oldu. 

Asansör vazifelileri

Aktif olduğu seneler: 1970 – 2000’li senelerin başlangıcı

Şimdilerde neredeyse her apartmanda bulunan asansörler, daha önceki dönemde yalnızca lüks binalarda bulunurdu. Biz bir düğmeyle gitmek isteyeceğimiz katı saniyeler içerisinde seçebiliyorken, daha öncekinden yalnızca bu işi yapmakla misyonlu insanlar vardı. 

Büyük otellerde, iş yerlerinde ve lunapark gibi geniş çaplı kuruluşlarda vazife alan asansör vazifelileri, asansöre binmek isteyen bireyleri karşılar ve hangi kata gitmek isterlerse, asansörü büyük bir kol ile beraber yukarıya ya da alt hareket ettirirlerdi. Bazı lüks oteller, bu ananeyi klaslıklarından ödün vermemek için devam ettiriyor ancak asansörlere ilave edilen tuşlar sayesinde artık yalnızca gideceğimiz güzergahı kendimiz seçebilmekle kalmıyor, rastgele bir vaziyet olduğunda acil dayanak tuşlarını dahi kullanabiliyoruz. 

Banka veznecileri 

Aktif olduğu seneler: 1797 – Rakamları eksilse de günümüz

Banka veznecilerinin hala çalışmaya devam ettiğini öğreniyoruz ancak iş yükünün çoğu ATM’lere kaldı ve bu da veznecilerin üzerindeki mesullüğü bir nebze de olsa eksiltmiş vaziyette. 

Daha evvel ATM’nin açılımını hiç merak ettiniz mi? ATM, İngilizcede Automated Teller Machine, başka bir deyişle otomatik vezne aygıtı anlamına geliyor. ATM’lerin yaygın olarak kullanılmasından evvel, bakiye bilme, hesap sürükleme ve yatırma, para transferi ve borç ödeme gibi harekâtları yalnızca bankalarda bulunan vezneler aracılığıyla asıllaştırılabiliyordu. 

Fabrika emekçilerinin yerini alan yapım bantları ve robotlar

Bildiğiniz üzere Sanayi Devrimi’nden hemen sonra fabrikalar, yapım zincirinin en büyük parçası haline gelen emektar emekçilerle doldu. Fabrika emekçileri çok uzun bir zaman misyonlarını yapmaya devam etti ancak teknolojiyle beraber büyüyen robotlar, insan gücünün yerini aldı. 

Elbette teknoloji, tam fabrika emekçilerinin misyonunu elinden almadı ancak insan eforunu zorlayan çoğu işin artık mekanik kollara ve seri yapım bantlarına kaldığını söyleyebiliriz. 

Buz kesiciler

Aktif olduğu seneler: 1800 – 1920

19. asrın başlarında insanlar için buz demek, besinlerini bozulmadan gizleyebilmek demekti. Tabii o zamanlar buzdolabı diye bir şey olmadığı için herkes elindeki gıdayı buzdan yapılan dolaplar içerisinde gizlemek zorunda kalırdı. 

Bu dolaplar için buzların kesilmesi, öyle herkesin yapabileceği cinsten bir iş değildi. Yalnızca bu iş için misyonlu, senenin muhakkak zamanlarında günde en az 12 saat buz kırmakla misyonlu insanlar bulunuyordu. 1900’lü senelerin başlangıcında buzdolabının buluş edilmesiyle beraber buz kesicilere de lüzum kalmadı. 

Lamba vazifelileri 

Aktif olduğu seneler: 18. asır – 1930

18. asırdan itibaren kullanılmaya başlanan cadde lambaları ilk evvel balık yağı, sonrasında da gaz yağı ile çalışırdı. Tabii elektronik devreler henüz buluş edilmediği için bu lambaların yanmasını ve sönmesini sağlayan insanlara lüzum dinleniyordu. 

Lamba vazifelileri olarak nitelendirilen bu emekçiler, sabah olunca cadde lambalarını söndürür, güneş batmaya yakın da lambaların yağlarını tazelerdi. Ayrıca yalnızca lambaları yakıp söndürmekten değil, bakım ve onarımlarından da mesullerdi. 

Sifonun buluşuna en çok coşan insanlar: lağım emekçileri

Aktif olduğu seneler: 14. asır – 16. asır

Listemizin son sırasında yapması en efor ve en pis işlerden birisi bulunuyor. Kanalizasyon altyapısının portakalda vitamin olduğu yarıyıllarda, başka bir deyişle 18. asırda natürel olarak sifon diye de bir şey yoktu ve insanlar dışkılarını ortasında bir delik olan tahta plakalara yapıyordu. Bu delikten giden dışkılar, çöp stili bir yerde bir araya gelir ve sırf bu iş için misyonlu lağım emekçileri, kumpaslı olarak paklik yaparlardı. 

Lağım emekçileri genellikle bellerine kadar dışkıyla dolu çukurlara girer, kürekle topladıkları dışkıları otomobillere atarmış. Bu iş için en uygun olan şahıslar genellikle kısa boylu insanlar olduğu için çoğu zaman bu iş için çocuk emekçiler yakalanırmış. Kanalizasyonların yapılması ve İngiliz Sir John Harington’ın 1596 senesinde buluş ettiği tuvaletin, uzun bir zaman sonra yaygın olarak kullanılmaya başlanması lağım emekçilerini büyük bir tasadan kurtarmış. 

Kaynak: www.webtekno.com
URL: https://www.webtekno.com/teknolojinin-insanlarin-elinden-aldigi-meslekler-h109536.html